Yakın gelecek için felaket senaryolarını PD yazarı Feramuz Erdin ele aldı…

Feramuz ERDİN

Sadece dün itibarıyla dünya borsalarında ve kripto varlıklarda yatırımcılar tarafından yaşanan kayıplar trilyon dolarlar ile ifade edilmektedir. Bu belirsizlik içinde yolunu bulmakta zorlanan yatırımcılar ile aynı endişeleri paylaşan sokaktaki insanlar için bir kötü haber de geçen hafta gelmişti

FAKİRLİK KALICI OLACAK

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) 2024 raporuna göre, bugüne kadar Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin ancak yüzde 17’si gerçekleştirilebildi. Bu durumda, 2030 yılı için konulmuş olan yoksulluğu sona erdirme, dünyayı koruma ve kimseyi geride bırakmama hedeflerini ıskalama ihtimali doğdu.

2030 SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA HEDEFLERİ TUTMAYACAK

Birleşmiş Milletler tarafından 2030 yılına kadar dünyada yoksulluğu azaltma, gezegenimizin doğal kaynaklarını koruma ve “kimseyi geride bırakmama” hedefleri konmuştu. Bu yıl hazırlanan bir rapor ile bu yolda ancak yüzde 17 oranında bir ilerleme kaydedildiği ortaya kondu. Böylelikle bu hedefleri 2030 yılına kadar tutturma ihtimali çok zayıflamış oldu.

ISINAN DÜNYA GÜNDEMİ HEDEFLERE ULAŞMAYI DAHA DA İMKANSIZ HALE GETİRİYOR

Küresel ekonomide yaşanan en son olumsuz gelişmeler, dünyada hızla artan politik istikrarsızlık ile yan yana gelince ekonomik gidişat hakkında iyimser olma ihtimali gittikçe kaybolmaktadır. Küçük yatırımcının bir günde trilyonlarca dolar zarar ettiği bir ortamda ısınan Ortadoğu gündemi, uzak doğuda yaşanan askeri ve siyasi gerilimler, İngiltere’de bir anda patlak veren ve kıta Avrupa’sına sıçrama ihtimali olan göçmen karşıtlığı temelli polisle çatışma ve dükkan yağmalama olayları yakın geleceğe umutla bakmamızın önünde engeldir.

ABD SEÇİMLERİ KÜRESEL KRİZİ TETİKLER Mİ?

Bugünkü Venezuela seçimlerinin ABD seçimleri için bir örnek olacağını düşünmemek için bir sebep yoktur.

Maduro ve rakipleri arasında yaşanan seçim sonrası gerginliğin 5 Kasım’da , az farkla bir sonuç çıkması halinde ABD’de seçimlerinde de yaşanması büyük bir ihtimal dahilindedir. Trump ve Harris taraftarları arasında yaşanacak gerginlik eskisine göre daha hazırlıklı ve sert olacaktır. Zaten 6 Ocak 2021’de ABD Kongre Binası’nı ele geçirme denemesi yapan Trump taraftarlarının bu kez daha hazırlıklı olduklarını ve kılpayı bir mağlubiyeti kolay kolay kabul etmeyeceklerini şimdiden bir risk unsuru olarak değerlendirmek gerekmektedir.

İRAN – İSRAİL VE DİĞERLERİ

Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki saldırısının ardından İsrail’in başlattığı operasyonların boyutunun tahmin edilenlerin de ötesinde gelişmesi dünya gündemine oturdu. İsrail’in kullandığı aşırı orantısız gücün çoluk – çocuk ayrımı yapmaksızın sivilleri hedef alması sonucunda meydana gelen insan kırımı dünyanın tepkisini çekti. Bölgenin başat aktörlerinden İran ile İsrail arasında yaşanan gerginliğin Tahran’daki Haniyye suikastı ile daha da alevlenmesi tüm dikkatlerin bölgeye çekilmesine yol açtı.

Üç ihtimal üzerinden değerlendirilen bu gerginliğin yol açması muhtemel sonuçlar ise şöyle:

  1. Kontrollü çatışma: İran ve İsrail’in ara sıra silahlı çatışmasına ragmen bölgedeki aktörlerin dengeli bir politika yürütmeleri ihtimali mevcuttur. Bölge dışı aktörlerin müdahalesi sınırlı olacaktır. Bölgesel ekonomik istikrarsızlık en büyük tehlikedir.
  2. Çok cepheli yoğun savaş: Bölgesel ilişkiler ile barış çabalarının zarar görme ihtimali çok daha fazladır. Yaşanan siyasi ve ekonomik istikrarsızlığın küresel ekonomiye olumsuz etkileri gözlemlenebilecektir.
  3. Bölgesel çatışma: Tedarik zincilerinin ve dünya barışının olumsuz etkilenmesi, dış aktörlerin de çatışma ortamına müdahil olması ihtimali değerlendirilmelidir.

patronlardunyasi.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir